Golden Rose Velvet Matte 03-20-24-27

Uzunca bir aradan sonra tekrar merhabaaa,

Her güzellikle ilgili blogun başına gelecek olandan bahsediyorum. Golden Rose Velvet Matte serisini duymayan, görmeyen, bilmeyen ve hatta denemeyen insan evladı kaldıysa lütfen burayı terkedebilir mi? :) Şaka bir yana, iyi ki de böyle bir seri çıktı da hem cebimizi yakmadı hem de dudaklarımız tam da istediğimiz gibi göründü gözümüze.

Aslında çok da fazla bir şey anlatmayacağım, çoğumuz zaten çok iyi tanıyoruz hem markayı hem ürünlerini.

Mat rujlar çıktı çıkalı hepimizin favorisi oldu biliyorsunuz. Hemen hepsi dudakları kurutuyor bu da bir gerçek. Golden Rose un mat rujlarının da aynı etkiye sahip olduğunu söyleyebiliriz. Bir de başka markaların mat rujlarını denedikçe bu serinin yapısı çok hoşuma gitmemeye başladı. Sürerken akıp gitmiyor sanki, pürüzlü gibi bir yapısı varmış gibi. Yalnız takdire şayan yanlarından biri renk skalasının oldukça geniş olması. Bazı markalar öyle renkler çıkarıyor ki arası yok. Ya iddialı olacaksın ya iddialı o kadar!

Bu seride aldığım ilk ruj serinin 03 numarasıydı. Güzel bir nude tonu. Sürüp sürmediğim çok anlaşılmıyor o derece doğal :) Fazla iddialı rujları silikleştirme konusunda bir numaralı yardımcım:)
27 numara: Ünlü blogger/vlogger Görkem Karman'nın tavsiyesiyle bayıla bayıla aldım. Şu anda kendime nedense çok yakıştıramıyorum. Hatta koluma swatchladığımda da ne güzel duruyor yahu, dedim ama dudağımda gördüğümde aynı tepkiyi veremiyorum.
20 Numara: Geçen kış "Bordo Ruuuuuj" diye sayıkladığım zamanlarda imdadıma yetişti. Bu kış da daha güzel bir bordo bulana da kadar kullanmaya devam :)
24 Numara: Son aldığım bu ruju da turuncu bir kıyafete uygun olsun diye aldığımı hatırlıyorum ama sürünce çok turuncu geldi. 03'le karıştırıp sürmeyi tercih ediyorum.

Gratislerde 12-14 TL gibi fiyatlar görüyorum ama evimizin yakınındaki bir dükkandan 9 TL'ye aldım ben hepsini.

Bu seriden başka bir ruj alır mıyım? Bence bana bu kadarı yeter, abartmaya da gerek yok. Diğer markaların mat rujlarını denemeyi tercih ederim, o kadar da bayılmıyorum yani.

Yeni keşfim Sephora' nın kadifemsi rujları. Bir sonraki yazımda kesinlikle bahsedeceğim bu güzellerden.

Hoşçakalııııın....


Not: Beni Instagramdan takip edebilirsiniz ---->> https://instagram.com/gozdepsbeautyblog/ 

Son Aldıklarım *Flormar İndirimi*

Merhabaa,

Sıcaklardan ve tabi ki son günlerdeki üzücü olaylardan hiçbir şey yapasımızın gelmediği şu günlerde bir gayret yazımı yazmaya odaklandım ve işte buradayım. Yaptığım bir haftalık tatilden sonra işe adapte olmam kolay oldu ki işimin  yoğunluğu yaz döneminde çok çok azalıyor. Bunlar sevindiren durumlar tabi ki benim açımdan:)

Bugün sizlere son aldığım ürünlerden bahsedeceğim. Beğendiklerim de var beğenmediklerim de…

Flormar-Smokey Eyes Eye Shadow Applicator

Bir karıştırma fırçası olarak olarak çok başarılı buldum. Uca doğru formu sivriliyor, kalem formatında gibi görünüyor. Kılları oldukça yumuşak. İki üç kere deneme fırsatı buldum. Çünkü bu sıcakta far sürecek gücü kendimde bulamıyorum çoğu zaman. Sadece tek ışıltılı ya da tek mat far sürüp maskarayla göz makyajımı tamamlıyorum.İlerleyen zamanlarda çok daha işe yarayacağını  düşündüğümden daha ağır makyajlarda kullanmak için sabırsızlanıyor ve kendisini fırça arayışında olanlara tavsiye ediyorum.

Fiyat: 6 TL (İndirimli fiyatıydı)

Flormar Colorliner - V For Victory-

 Flormar' ın Bohemian Dream koleksiyonundan ışıltılı kahverengi  bir eyelinerdan bahsediyoruz. Yaz akşamlarında bronz makyaj tercihlerinde kullanılabileceğini düşünüyorum. Yalnız fırçası çok ince geldi bana, sürmekte epey zorlandım. İki üç kere de üst üste sürmek zorunda kaldım ki rengi iyice kendini gösterebilsin diye. Aşağıda denemiş halimi görebilirsiniz. Eyeliner olayını çok mükemmel yapamıyorum farkındayım. Kendimi geliştireceğim ama:) Velhasıl kelam siyahtan sıkıldığım zamanlar ki çoğu zaman makyajımda kahverengiyi siyahtan daha çok kullanan biri olarak sevdiğim bir ürün oldu.Altın rengi olanı ise göz içine doğru olan kısımlara aydınlatıcı gibi sürmek için güzel bir tercih olabilir ama sadece onun için de ben almam. Tamamen tercih meselesi diyor, bu arkadaşımızı da tavsiye ediyorum.16.90'dan %50 indirim ile aldım. Karlı oldu bence:)

             

 Flormar Dudak Kalemi (Waterproof  Lipliner)

İlk kez flormardan dudak kalemi aldım. Elime denediğimde yumuşak yapısını beğendiğim gibi dudağa sürerken de aynı şekilde rahat ettim.  Işıltılı ve gölgeli göz makyajlarında genelde nude rujlar tercih ediyorum.Bu nude kalemi sürdükten sonra üstüne yine bir nude rujla geçtiğimde kalıcılığı artırıp rengin biraz daha ortaya çıkmasını sağlıyorum.

Hatta yaz tatilimde üçüncü bir kat olarak da Rimmel London Provacalips rujun diğer lip gloss tarafını da üstten geçince hayatımda ilk kez parlak dudaklara sahip oldum. Hatta üstteki fotoğrafta dudaklarımdan belli oluyordur.Parlak dudaklar sadece bronzken mi güzel görünüyor ne? Ya da ben değişiyorum! Çünkü lipglosslar hiç bana hitap etmiyordu en son :D

        

 

Fiyat: %50 indirimden 5 lira gibi bir ücret ödedim

Flormar Eye Make-Up Removal Pads with Aloe Vera

Bu ürünü beğensem mi beğenmesem mi çok net karar verememekle birlikte oyumu beğenmedim olarak kullanıyorum. Bir kere içindeki pamuk dedikleri yuvarlaklar(:D) pamuk değil incecik bir kağıt parçası gibi. Birincisi gözümü silerken iki üç tane almasam rahat edemiyorum. İkincisi ilk kez kullandığımda fazla bastırmak suretiyle biraz ıslak bir yapıya sahip olması nedeniyle gözümü yaktı. Benim bildiğim göz makyajı temizleyicileri gözüme gelse bile yakmayan cinsten olur. Sonuçta işlevine  göre üretilmesi gerekmiyor mu? Üçüncüsü de öyle aman aman bir temizleme sağlamıyor.Hemen ilk gördüğüm yerde Neutrogena ma döndüm. Bunu da boşuna almış olmayayım diye bitirmeye çalışıyorum. Satın alma gibi bir hata yapmayın derim ben.

Fiyat: %50 indirimden 4 TL 'ye geldi.

Şimdilik bu kadar hoşçakalıııın :)

Maskara Aşkına!

Herkese merhabaaa:)

Bugüne bundan sonrası için daha güzel olacağını umut ederek en azından gülümseyerek başladım. Hazır ruh halim pozitifken bir süredir aklımda olan postumu yazmaya başlayayım dedim.

Şu an elimde olan ve deneme şansı bulduğum üç maskaradan bahsedeceğim.Maskara mı demeliyim, rimel mi çok aradayım bu arada :)

Makyaj yapmaya başladığımdan beri maskara kullanmadan dışarı çıktığımı çok hatırlamıyorum. Kullanmaya başladığımda maskaradan tek beklentim "Belirginleştirsin yeter" di tabiki!

Makyajla  yeni  yeni ilgilenmeye ve bu dünyayı keşfetmeye başladığımda ise beklentilerim değişti. Bundan sonraki maskara tercihim uzun ve hacim sağlayan o eşsiz maskarayı bulmaktı:) 

(bkz: abartmak :)

Haydi başlayalım o zaman...

Lancome - Hypnose Star

Bir ton marka maskara denedikten sonra; şöyle güzel, kaliteli bir maskara alacağım ama bu sefer paraya da kıyacağım mantığıyla kendisini edinme fırsatı yakaladım. Her zaman olduğu gibi bir makyaj ürünü almadan makyaj bloglarını talan ettim. Bazıları "Uzatıyor ama hacim vermiyor" derken bazıları ise, "Şahane, mükemmel, hayatımın maskarası!"  diyordu. EeN sonunda en güvenebileceğim bloglardan birine kandım ve satın aldım. Kendisini denememle beraber "İşte bu! " dedim. Kirpiklerime çok güzel bir şekilde hacim verdiği gibi de uzattı. Daha önce aldığım maskaralar gözümde öyle ağırlık yapıyormuş ki sürünce anladım. Kirpiklerime bin kat uygulamışım gibi görünüyordu ama ben bolca uygulamıyordum ve hiç bir şekilde de kirpiklerimde ağırlık varmış gibi hissetmedim. 

Trendyol'da düzenli olarak indirime girmekle beraber 69,90 gibi bir fiyata almıştım. (Kargo dahil değil) İlk başta fiyatını gerçekten hak ettiğini düşündüm ki tek bir dezavatajı olduğunu anlayana kadar! Kullanınca anladım ki çok çabuk kurudu. Bu kadar çabuk kurumasını beklemediğim gibi her sürmeye çalışmamda kıvamı yoğunlaştığı için kirpiklerim ağırlaştıkça ağırlaştı. En sonunda kullanmayı bıraktım ve yeni bir maskara arayışına girdim. Tekrar alır mıyııım? Belki! Çok iyi sonuç veriyor ama bu kadar çabuk kuruyacaksa aynı parayı verir miyim bilemiyorum :(

Max Factor - False Lash Effect

Ben hala Lancome ile uğraşıp durayım, annem maskaraya ihtiyacı olduğunu söyleyince hemen antenlerimi açtım. Anneme güzel bir maskara alayım da ben de denemiş olurum fikriyle çok merak ettiğim False Lash'i indirimden kapıverdim. Aldığım gibi denedim ve sonuç mükemmeldii! Hem uzattı hem de şahane hacim verdi. Lancome'un uzatması uzatma değilmiş yahu demiş bulundum bile :) 

Lancome'dan sıkıldıkça onu False Lash ile aldattım :D Lancome'u kullanmayı bırakınca alsam mı diye düşündüm ama aklımda bir marka daha vardı, çok övülüyordu ve indirimde çok da ucuzdu. Denemeden daha iyisi var mıydı bilemezdim tabi ki :)

Maybelline - The Falsies Volum Express Black Drama

En çok blog yorumu yapılan  gönülllere taht kurmuş maskaralardan birinden bahsediyoruz:) Çok iddialı yorumlar okuyunca 15 TL gibi bir fiyatla indirimden aldım. Kullanalı daha iki gün oldu yani o kadar yeni benim için. Diğer denediğim maskaralara göre uzatmayı çok iyi yapıyor ama hacim konusunda çok iddialı olduğunu söyleyemeyeceğim. Biraz fazla mı uygulasam dediğiniz anda kirpikler birbirine yapışıyor. O yüzden günlük makyaja oldukça uygun olduğunu düşündüğüm bir maskara oldu benim için. Yine olsa yine indirimden alabilirim bence. Fiyat ve kalite orantısını düşündüğünüzde  gerçekten tatmin edici. Tek tek ayrılan uzun kirpikler hoşuma gitmeye mi başladı ne! :)

Maskaraların ve diğer tanıttığım ürünlerin bendeki duruşlarıyla ilgili görselleri Instagram hesabımda görebilirsiniz:

https://instagram.com/gozdepsbeautyblog/

Şimdilik hoşçakalııın!

Kuru cilde elveda! -Vaseline Nemlendirici Sprey-

Vaseline' in daha önce kutularda sattığı ve benim de severek kullandığım nemlendirici kremi şimdi sprey halinde metal kutu formunda satılıyor. Ben bu haline bayıldım. Her zaman herhangi bir kozmetik ürünü sürmek için kutuya parmaklarımı daldırdığımda ürünün tırnaklarımda kalması en nefret ettiğim şeydir. 

Şimdi böyle temiz temiz pıst pıst işiniz bitiveriyor, bu yüzden oldukça kullanışlı.Daha sıvı olması dolayısıyla da kolay emiliyor, çok pratik.

Ben sarı olanı kullanıyorum. Daha önce de kutu formundayken kullanıp nemlendirmesinden memnun kalmıştım.(Spreyi kesinlikle tercih ederim) Bir de kakaolusunu denemiştim ki bunu almadan önce kakaolusunu mu alsam diye reyonun önünde uzunca bir süre gidip geldim. Fakat şöyle bir konu var ki ben bu spreyi banyodan sonra vücuduma da uyguluyorum. Daha sonra deodorant ya da parfümümü sıkıyorum. Kakao kokusuyla karışıp garip bir koku da yaymasını istemediğimden kokusu olmayanı tercih ettim.

Aleo Veralısı da aynı şekilde kokusu olan yalnız daha ferah ferah kokan türden.

Arkasında son kullanma tarihi üretim tarihinden itibaren 24 aydır yazması da ayrıca hoşuma gitti.

Fiyatı :21 TL idi aldığımda.

Bu arada sol fotoğrafta gördüğünüz gibi kakaolu nemlendirici olarak Cocoa Glow adıyla çıkan hafif ışıltılısı da satılıyormuş. Fakat ben görmedim henüz.

Bacaklar için özellikle yanık tende hoş durabilir bence.Neyse ben bendekiyle mutluyum aklım hiiiiç diğerlerinde değil :)

Hoşçakalıın :)

Rimmel Sun Shimmer Serisi - 3 in 1 Shimmering Bronzer -

Merhabaaa,

Artık işlerimin yoğunluğu azaldığına göre daha çok yazı yazabilir, daha çok fotoğraf paylaşabilirim diye düşünüyorum :) Bugün böyle küçük küçük ürün tanıtımı yapmaya başlayacağım ve devamını getireceğim umarım. İşe yarar bilgiler verebilmeyi ümit ediyorum. 

Başlamadan önce  bahsetmek istediğim birkaç şey var. Şu aralar instablogger denen kavram ortaya çıktığından beri blog yazma ya da okumanın popülerliğini yitirdiğini düşünüyorum. Blog oluşturmak ve devamını getirebilmek ayrıca çaba gerektiren bir uğraş. Durum böyle olunca özellikle güzellikle ilgili olan birçok hesap sadece instagram hesabı olarak kalmakta ve birçok insan için de sadece bu hesapları takip etmek ulaşılabilirlik açısından çok daha kolay hale geliyor. Aslında her şey uzun uzadıya yazılanları okumak yerine kısa, basit ve net olana yönelip diğer her şeyde olduğu gibi çabucak tüketmeye dayalı. Bunun önüne geçmek pek mümkün görünmüyor. Özellikle ilgilendiğim güzellik ile ilgili çok fazla blog okuyan biri olarak benim de "Ay kim okuyacak şimdi onu" dediğim zamanlar olmuyor değil:) Duruma çok fazla karşı olmamakla beraber blogları es geçmeyelim okuyalım, okutalım arkadaşlar :)))

Şunu da söylemeden ürüne geçmeyeceğim. Blogunuz yoksa en azından Instagram gibi kocaman bir fotoğraf galerisinde kendinize yer edinmek istiyorsanız, lütfen göze güzel görünen, estetik fotoğraflar koymaya özen gösterin. En azından ben takip ettiğim insanlardan bunu bekliyorum ve kendim de yapmaya çalışıyorum.

Yeterince içimi döktüğüme göre tanıtacağım ürüne geçebilirim.

Işıltılı bronzer arayışımda yine bloglar sağolsun Rimmel' ın Sun Shimmer serisinden bronzlaştırıcı pudrasını görünce "İşte tam aradığım şey" dedim ve hemen satın aldım. 

Bendeki rengi 001 Gold Princess. 

                                       

Özellikle en koyu olan renge vurulmuştum. İlginç bir şekilde fırçaya ne kadar almaya çalışsam da boş. Aşağıda baş  parmağımda göreceğiniz gibi rengini vermiyor da vermiyor. Orta tonda olanla karıştırıp sürmeye çalışıyorum ben de.

Aydınlatıcının yumuşak dokusununa ve rengine bayıldım.Parlak bir şampanya rengi. Sleek'teki aydınlatıcıdan bile daha çok sevdim.Ortadaki sütlü kahve tonu da koyuya göre renk veren ve güzel bir ton. Far olarak da kullanabileceğim zannediyorum.

İşaret Parmağı : Koyu Ton
Orta : Orta Ton
Yüzük: Aydınlatıcı

Her gün en koyusunu inatla, bir umut fırçama bulamamla sonuçlansa da renklerini çok sevdiğim bir pudra oldu benim için.Ambalajındaki her tonun dokusunun bu kadar farklı yapıya sahip olmasını anlayabilmiş değilim. Umarım benimkinde bir problem yoktur.

Yine de tüm iyimserliğimle özellikle yanık tende ışıltısını daha güzel yansıtacağını düşünüyorum.Alacaksanız bir koyu tonuna da göz atın. Ben açık tenli olmama rağmen biraz açık kaldı gibi :)

Şimdilik bu kadar, hoşçakalın!!! :)

Edit: Çok acil yazımı düzenlemem gerekiyordu.Çünkü tam bu yazıyı paylaştığım sırada Merve Özkaynak da bu bronzer ı paylaştı ve yorumlarda da benimle aynı sorunu yaşayanlara rastladım. Bazen allıklar ya da farlar taşlaşabiliyormuş(daha neler öğreneceğiz bakalım:)

Kaş fırçasıyla traşlandığında eski haline dönüyor çözümünü sunan arkadaşa teşekkürlerimi iletiyorum. Biraz önce denedim ve artık fırçama istediğim miktarda pudrayı alabiliyorum. Yaşasın paylaşmak!! :)

Sleek - Ultra Matte i-Divine Palette V2 Darks

Bu sıcak mı sıcak yaz gününden herkese merhaba!! Blog yazmak için vakit ayıramıyorum desem yalan söylemiş olurum:( Sadece yazmak içimden gelmedi diyelim.

Ama şimdi kendimi iyi hissettiğime göre yazılarıma da devam edebilirim bence!

Bugün renklerini görünce gözünde kalpler olan emojiye döndüğüm bayıla bayıla aldığım Sleek' in  Ultra Matte i-Divine Palette V2 Darks far paletini sizlerle tanıştırmaktan mutluluk duyuyorum:))

Ürünlerini beğendiğim ve kendisine çok güvendiğim bir hesap olan Dupdurushop'tan aldım bu güzelliği :) Burcu Hanım işini çok düzgün yapan, çok güvenilir ve tatlı bir insan. O yüzden anlaşmamak imkansız. Beş dakikada istediğim ürünü almış oluyorum, o da sağolsun anında kargoya veriyor. Vee tataam ertesi gün istediğim ürün elimde. O kadar çok bahsediyorum ki herkes takipçisi oldu kendisinin. Gönül rahatlığıyla alışveriş yapabilirsiniz.

İnstagram hesabı ise şöyle: instagram.com/dupdurushop 

Gelelim benim güzel paletimeee:)

Hem baz olarak, hem günlük makyajınızda hem de gözlerinizi iki fırça darbesiyle akşam dışarı çıkılabilecek güzelliğe dönüştürebileceğiniz kullanışlı bir far paleti bu.

Yalnız renklerin fırçaya gelmeleriyle ilgili anlamadığım bir şekilde siyah farın ayrı bir yumuşaklığı olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.Fırçaya eser miktarda almakta fayda var yoksa pandaya dönmeniz kuvvetle muhtemel:) Fotoğrafta da gördüğünüz gibi fırçaya aldıkça içine doğru göçtü.

İlk sıradan henüz siyah ve yanındaki bej rengini kullandım. İlk üç renk biraz iddialı gibi olsa da bir gece ansızın makyajımda kullanabilirim :)) 

İlk renk aslında yeşilimsi-mavimsi bir renk ama palette mavi kolumda yeşil gibi görünmüş!İlk kez swatch yapıyorum, pek beceremedim gibi gelse de ikinci sırayı çektiğim fotoğraf daha iyi galiba. Ne dersiniz? Alışacağım alışacağııım :)

İkinci sırada ise benim favori renklerim var. 2-3 ve 4 günlük makyajımda eksik olmayan renkler olmakla beraber baz olarak da çok fazla kullanıyorum. Hafif bir tozutma olayı yok değil. Bir de kalıcılık açısından sabahın köründen akşama kadar kalmasını ben de beklemiyordum tabi ki. Yeni bir far bazı aldığımda tekrar deneyimleyeceğim.

Bu arada Sleek'ten kıl fırça beklerdim ve bu küçük far aplikatörü geldiğinde şaşırsam da alt kirpik diplerine far sürerken işe yaradığını söyleyebilirim.

Şimdilik hoşçakalın... :)

Seviyorum, sevmiyorum! - Avon-

Her ay kataloğuna bakma imkanım olan bir marka olarak Avon, uygun fiyatları ve çeşit çeşit ürün seçeneği dolayısıyla çok da seviliyor. Sizin de mutlaka etrafınızda en az bir kişi Avon ürünleri satıyordurJ Benim de liseden beri alsam mı almasam mı diye uzuuun uzun düşünüp mütemadiyen alacak bir şeyler bulduğum bir markadır, yalan söyleyemeceğim.

Lisede aldığım tek şey Wisf of love isminde bir parfümüydü. Sanıyorum bu parfüm hala var ama kalıcılığı pek olmadığı için artık tercih edemiyorum ama özellikle lisedeyken kullanılabilecek çok sevdiğim bir çiçek kokusuna sahipti.

Color Trend

Avon Color trend adı altında geçen ürünler sanıyorum daha “teenage”  kesim için yapılmış ama bir çoğundan çok bir beklenti içine gimemek gerekiyor. Evimizde hala  renk renk farları pek kullanılmamış bir şekilde çekmecemizde duruyor. Son kullanma tarihleri kesin geçmiştir :o Lise sonda da yavaş yavaş bu göz kalemiini kullanmaya başladığım dönemlerde özellikle alt kirpik diplerine sürdüğümde aktığı için gotik bir görünüme (o zamanlar pek severdim tabi öyle görünmeyi) sahip olabilirdiniz:D 

 Ürünlerinden memnun olan da çok var tabi, ki ben o kadar da çok ürün denemiş sayılmam. Sadece denediklerimin yorumunu yapıyorum ve herhangi bir şey almadan önce şöyle bir üç-dört kere düşünüyorum.

İşte tam da çok düşünüp almaya karar verdiğim üç ürünü aşağıda yazdım. 3'te 1 tutmurmuş olmam ile yine kendimi tebrik ediyorum. ühü:(

Color Trend Lemon Twist Oje ve Speed Dry +30 Swift Sherbet

Bu ojelerden hiçç memnum kalmadım. Sürmesi çok zor, dalga dalga oluyor. Olmaması için kat kat sürseniz kurumuyor. Koca bir katman tırnağın üstüne kondurulmuş gibi duruyor. Sağdakinin  Speed +3o luğunu göremedik! Yine Color Trendden gelen hayal kırıklıklıkları diyorum.

Gelelim benim favorime! Güzel mi güzel  Ultra Beauty Totally Twig!

Sürüşü çok kolay, dokusu yumuşacık ve rengi muhteşem! Duygu Özaslan da görüp nasıl güzel bir renk bu yahu deyip hemen kataloğa baktım ama rujun kendisiyle katalog rengi bambaşkaydı :(

Hazır değinmişken şu renklerin doğru tonlarının kataloğa koyulmaması kadar beni sinir eden bir şey yok. Avondan rengini tam olarak çözemediğiniz  katalogdan beğendiğiniz bir ruju almak tam bir risk! 

O yüzden Avon ürünü kullanıp beğenip bana tavsiye edenleri dinlemeyi tercih ediyorum. Üzgünüm Avon:(

Lipliner Devri!

Herkese Merhaba,

Mevsim itibariyle havalar iyice ısınmaya ve dolayısıyla makyajımızı yerinde, bozulmadan sabit tutmak zorlaşmaya başladı. Benim için yazın ten makyajı bir yana ruj sürmek biraz külfet geliyor. Sürekli su ya da soğuk bir şeyler içtiğim için dudağımda hiçbir şey kalmıyor. 

Ancaaak lipliner(dudak kalemi) ile tanışınca bu fikrimden yavaş yavaş uzaklaşmaya başladım.Yazın da sevdiğim renkler dudaklarımda sabit kalacak, yaşasın!!

Nasıl tanıştığıma gelirsek; ünlü Vlogger/Blogger Görkem Karman’ın bayılarak kullandığı ve övdüğü Essence kalemlerini almak uzun süredir aklımdaydı. Elim hep aynı renk rujlara gittiği için ruj seçme konusunda pek becerikli olduğum da söylenemez. Makyajsever bir arkadaşım sayesinde Satin Mauve isimli kalemine kavuştum. Kavuştum diyorum çünkü gerrrçekten çok güzel bir rengi ve yapısı var.   O kadar güzel de bir kalıcılığı var ki sabahtan öğlene kadar kahvaltı,çay, kahve farketmiyor vallahi.Öğleden sonra bir kere daha üstünden geçmek akşama kadar yeterli oluyor. Görünümü de (en sevdiğim) matımsı. Gönül rahatlığıyla tavsiye ediyorum. Bu ve bunun gibi bildiğiniz kalemler varsa önerilerinizi alabilirim. Olmazsa ben zaten Essence in bütün dudak kalemlerini alacağım :D

Geçen Gratis indiriminden de son kalan Wish Me A Rose adlı rengi kaptım bu arada.

Fiyatı da 3.70'e geldi. Daha ne olsun! 

Üst: Wish Me A Rose  - Alt: Satin Mauve

* BİTENLER *

Loreal Superliner Carbon Gloss

Yaklaşık iki senedir her gün her gün eyeliner süren şimdi biraz daha far ağırlıklı makyaj yapmaya başlayan biri olarak bu eyeliner a bayılıyorum. Daha önce hep doğru göz kalemini aradım fakat benim için eyeliner en kullanışlısıymış. Ucu sivri ama yumuşak,  sürüşü çok kolay ve en önemlisi kalıcı. Siyahlığı da yeterince iyi bence.  Ben aldığımda fiyatı 38 TL idi. Şimdi ne kadardır bilemiyorum. Geçen sene Ekim ayında almıştım. Şu an hala kullanıyorum ama üç dört kez üstünden geçe geçe sürüyorum. Tekrar alınacaklar listemde kendisine yer vermek istesem de diğer markaların merak ettiğim eyelinerları yok değil :) Fotoğrafta yazısı mazısı kalmamış, o kadar çok kullanmışım demek ki :)

Loreal Superliner Carbon Gloss

Kendisi normalde böyle olmalı :)

Neutrogena Oil Free Göz Makyaj Temizleyici

O kadar çok göz makyajı temizleyici denedim ki. Ya gözümdeki makyajı hiç çıkarmadı ya da çıkarırken resmen gözüm çıktı mı demeliyim! Bu temizleyici en koyu farları ya da waterproof maskaraları bile yağ gibi çıkarıyor vallahi. Daha önce Yves Rocher nin de çift bazlı makyaj temizleyicisini kullanmıştım. O da güzeldi fakat hafif bir yağlılık hissi bırakıyor bende bu çift bazlı olanlar.Sanırım bu artık değiştirmeyeceğim ve tekrar alacağım bir ürün benim için. Çok çok tavsiye ediyorum.

Neutrogena- Göz Makyajı Temizleyici

Flormar - Deluxe Cashmere Lipstick Stylo

Burada flormar ürünlerini çok fazla görebilirsiniz. Daha önce aldığım bir allığın kötü çıkmasından sonra “Bir ürün güzel değil diye diğerleri de değildir ya” diyerek iyimserliğimin tavan yaptığı, tabi ki cebimi yakmayan uygun fiyatları dolayısıyla sürekli  bir girip bakayım neler varmış diye içeri dalma isteği uyandıran mağazaları oluyor:)

Mesela bu güzel mi güzel ruj!  İsmi Natural Rosewood muş. Bitti ve ikincisini aldım bile aynı serinin başka bir rujuyla birlikte. Bunu yazın diğerini kışın severek kullanıyorum, kullandım. Nasıl yumuşacık  ve kadifemsi.Tamamen mat denemez ama mat bitişli bence.  Bu güzel yaz rengini mutlaka edinin, pişman olmazsınız.

Flormar Cashmere Lipstick Stylo

DC36 Natural Rosewood

Bu aradaaa bir instagram hesabı açtım. Yihuuu :)

Nereden isterseniz oradan takip etmeyi unutmazsanız çook mutlu olurum.

Hesap adım : gozdepsbeautyblog

Mutlu kalıın….:)

Kimyasal Peeling Günlükleri - Seanslar

Veee sonunda o gün geldi çattııı. Heyecandan karnıma ağrılar girdi. Hayatımda ilk kez böyle bir şey yaptırıyordum üstelik baya da para saymıştım. İşe yaramazsa çok büyük küfür edecektim :D Doktorum o kadar tatlı ve komikti ki seansın kolay geçeceğini o an anlamıştım zaten. Kendisine son seansta blog açtığımı ondan da bahsedeceğimi söylediğimde yaz yaz hatta röportaj yapalım demesini de unutamayacağım galiba :)

Yüzüm güzelce temizlendikten sonra sedyeye yattım, yüzüme doğru bir ışık getirdiler ve adını hatırlayamadığım bir sürü asit yüzüme sürülmeye başladı.İlk sürülen asitte, "Aman çok da korkulacak bir şey yok" demekte acele etmeseydim keşke! İkinci sırada uygulanan asit yüzümü öyle bir yaktı ki suratımın yerinde olup olmadığını bilemedim bir an ki bir yandan doktorcum bir yandan ben suratımı yelliyorduk. Doktor da bir yandan hangi asitleri sürdüğünü anlatıyordu ama inanın hiçbirini o anın acısıyla hatırlamıyorum.

İşlem bittikten sonra aynaya baktığımda pancara dönmüştüm. Allahım bu surat nasıl iyileşecekti! Üstüne üstlük ertesi günü işe gidecektim. Doktor kızarıklık gidene ve soyulma bitene kadar aşağıda görmüş olduğunuz kremi bol bol sürmemi, bu süre zarfında herhangi başka bir şey kullanmamamı söyledi. Ve tabi yüzüm güneş de görmeyecekti.Bu arada bu kremi şu anda yüzümde kızarıklar olduğunda da ara sıra sürüyorum, gerçekten işe yarıyor. Fiyatı 40 tl gibi bir şeydi sanıyorum. 

Ertesi gün işe gittim ve günümün pek eğlenceli geçtiği söylenemezdi. Bütün gün suratımda tüp patlamışçasına dolaştım ve her önüme gelene bu hikayeyi baştan anlattım :D

 

Derm Ecto

Cumartesi günü yüzüm hafiften soyulmaya başladı. Pazar günü ise ciddi ciddi yamalı dolaştım. Soymamak için kendimi zor tutsam da son günlerde kenarlarda kalan ince tabakaları soydum. Yüzümün küçük bir kısmında iki üç gün geçmeyen kızarıklıkla baş başa kalınca ellerim kırılaydı da soymasaydım dedim :(

İkinci seansımda daha bilinçli ve daha az heyecanlıydım. Çok fazla bir yanma hissetmedim. Hatta doktorum, yanmıyor musun yahu dedi. Ne bileyim kendimi hazırlamıştım, belki ondandır dedim:)

Ve üçüncü seasımda TCA uygulandı. Yüzde kaçlık olduğunu bilmiyorum. Ben araştırırken bir sürü yüzdelikler gördüm ama konuyla ilgili herhangi bir bilgi verilmedi, ben de sormadım. Bu kez ilkindeki gibi yüzüm bayağı yandı. Yine yellemeler üflemeler sonucunda üçüncü seansımı da tamamlamış oldum.

Kimyasal peeling kış aylarında yapılması gereken bir işlem olduğu için ben biraz geç bile kalmıştım. O yüzden ancak üç seans yapılabildi. Ha şimdi memnun değil miyim? Çook memnunum. Sadece bir yanağımda ve çenemde hafif izler var. Onları da renkli nemlendiricilerle hafifçe kapatıyorum.

Yaklaşık 1 aydan fazla geçmesine rağmen birkaç kere bir iki özel günde sadece o bölgelere kapatıcı sürdüm. Ertesi gün ise sivilcemsi bir kızarıklıkla karşılaştım. Demek ki cildimin hassasiyeti hala sürüyor. Şimdi cildime uygun çok yormayacak, en azından sivilce çıkartmayacak bir BB krem almayı düşünüyorum. En azından özel günlerde kullanabileceğim bir ürün olmalı bence. 

Daha önce paylaştığım gibi Solante nin renkli nemlendirici güneş koruyucusunu aldım. Kapatıcılığı yok denecek kadar az. Tonları standartmış, çok yoğun uygulamadığınız sürece cildinizin tonuna uyuyor. Yine de tedavi boyunca kullandığım Solante Acnes in yerine bu kremi almam biraz gereksiz oldu. Acnes de aynı kapatıcılığı sağlıyor, cildi resmen pürüzsüzleştiriyor. Hatta cildin tonunu açıyor ki bu benim diğerine göre daha çok hoşuma gidiyor. Yalnız iki kremin de bitemeyecek kadar büyük olmasını ne yapacağım bilmiyorum. Tam 150 ml:o  Birkaç küçük sivilcem varsa Acnes i yoksa diğerini kullanıyorum.

Şimdi de asıl can alıcı kısma geldik. Ben bu süreçte kimyasal peeling yaptıranların bir de görsel paylaşımlarını görmek istedim hep. Tedaviyi sadece anlatmaktan ziyade etkisini bir görsel ile paylaşmak daha tatmin edici olacaktır diye düşünüyorum. Cildim şu an daha önce hiç bir şey çıkmamışçasına gibi kusursuz değil ama sonuç gerçekten benim için çok tatmin edici oldu. İzmir’in güneşi biraz daha geç çıksaydı bir seans daha yaptırabilirdim. Belki önümüzdeki sene birkaç seans yaptırabilirim.

Öncesi ...

 Ve sonrası ta daaaa! Fotoğraflar filtresiz beyaz ışık altında çekildi.Evet hala hafif izlerim var ama ben böyle de mutluyum. Benimki gibi bir sorununuz varsa kesinlikle tavsiye edebileceğim bir işlem bu. İzler dışında cildim ölü deriden arındı ve yumuşacık oldu.

Doktorunuzun da işinde iyi ve güven verici olması çok önemli. Doktorum çok tatlı olmasının yanında bana çok güven verdi. Hatta tanıştığımız ilk anda bana yapacağı işlemi daha beş dk önce kendine uyguladığını söylemişti.Soyulmalar için de birçok krem denediğini hastalarına ona göre krem önerdiğini anlattı. Cildi gerçekten pırıl pırıldı. Çilem Hanım'a da bu yollla bir kez daha teşekkür etmiş olayım :)

Herkese sevgileer...

Kimyasal Peeling Günlükleri -2- Tedavi Süreci

Oh bee sonunda yine yazıyoruuum.

Şimdi anlatacaklarım daha önce yazdığım yazının devamı niteliğinde olacak. Aşağıda anlatacaklarımı okumadan önce onu okursanız sizin için daha anlamlı olacaktır diye düşünüyorum.

Eveeet sivilcelerimden usanıp kullanmadığım krem ve ilaç kaldı mı acaba diye düşünürken ki kullandığım ilaçları altta fotoğraflar ile paylaşacağım, daha kalıcı çözümler aramaya başlamıştım.Doktorun niyeti baştan belliydi:" Bu cilt Roaccatune içersen iyileşir!” Peki ben ne yaptım? DİRENDİM ! Evet, Roaccatune içmeden bu durumla baş edebilirdim bence. Kendimi forumlardan bloglara atıyor, adeta Google ı sömürüyordum. Ve uzun uğraşlar sonucu yaptırmak istediğim işlemi buldum. Kimyasal Peeling! Daha açıklayıcı bir ifadeyle cilt soyma işlemi. Doktoruma bu işlemden bahsettim. Bu işlem yapılmadan önce sivilcelerimin kuruması, yüzümde aktif sivilcenin bulunmaması gerektiğini söyledi ve hemen bir ilaç tedavisine başladık. 

Sabahları Nadixa* adlı kremi sürüyor, bir 15 dk sonra yine doktorumun önerdiği Solante'nin "Acnes" adlı hem nemlendirici hem de güneş koruyucu kremini sürüyordum.Bu çok sevdiğim krem, adından da anlaşılacağı gibi akneli ciltler için yapılmış. Başka bir postta kendisinden uzun uzun bahsedeceğim.Bu arada 12 saatte bir içtiğim Tetrasiklin* hapımı da ihmal etmiyordum. Akşam eve geldiğimde yüzümü La Roche Posay yüz temizleyicim ile temizleyip doktorun eczanede hazırlattığı bir solüsyon ile sildim. Reçete yazanları okuyabilsem sizinle paylaşırdım ama solüsyonun içine bilumum asitler ve gül esansı koymuşlar sanıyorum.

Tetrasiklin kapsül*

Bu solüsyon sürdüğüm anda cildimi ferahlatıyordu ama aktif sivilceleri biraz yaktığı için daha da kırmızı görünmelerine neden oluyordu bir iki dakikalığına. Hatta annemin bu solüsyon ile ilgili ilk söylediği “Bunu sürdükten sonra bir süre aynaya bakma en iyisi sen!” oldu. Buradan fazla açık sözlü anneme sevgiler :) Yatmadan önce de İsotrexin* adlı jeli sürdüm fakat bazı sabahlar sürdüğüm yerlerin soyulduğu oldu. Bu jeli daha önce de kullanmıştım her kullandığımda da etkisini gördüm.Tavsiye ediyorum diyemiyorum çünkü bu gibi ilaçlar her cilde iyi gelmiyor bildiğiniz gibi. Doktorum da bir hastasının cildinin bu jele kötü bir tepki verdiğini, kıpkırmızı olduğunu anlatınca işin ciddiyetini daha iyi anlıadım.Yalnız bu jelde dikkat etmeniz gereken tek şey, yatmadan yastığınıza bir havlu ya da örtü sermeniz yoksa jel, yastık kılıfınızın rengini soldurabiliyor. Tecrübeyle sabit! Hatta bir eşofman üstüm de bu isotrexine kurban gitti. Eşofmanın yakası çamaşır suyu dökülmüşçesine beyazladı!!

Nadixa* ve Isotexin*

Bu döngüye uzunca bir süre, yaklaşık 3-4 ay devam ettim ve hiçbir şekilde makyaj yapmadım.(Gözlerim hariç) En sonunda aktif sivilcem kalmadığını düşündüğümde tekrar doktoruma kontrole gittim. Doktor cildimin tam da kimyasal peeling yapılabilecek seviyeye geldiğini söyleyince içimden sevinç çığlıkları attım resmen. Peelingin 3 seans yapılacağını, bu seansların 3 haftalık aralıklarla yapılacağını anlattı. Cildin bildiğin patates gibi soyulacak dediğinde gerçekten öyle olacağını hayal edememiştim. Soyulmaların hafta sonuna denk gelmesi için Perşembe günü yapıyoruz dedi ki gerçekten çok mantıklı bir zamanlamaymış.

Bu arada yüz bin kere doktorum doktorum diye bahsettiğim kişi Özel Çankaya Tıp Merkezi'nde Uzman Dr. Çilem Kaya Koç. Kendisi çok tatlı ve çok komik. Tüm seans boyunca muhabbet ettiğimiz için zamanın nasıl geçtiğini anlamadım bile.

Bir sonraki postta peeling sürecine geçeceğim.Biraz uzun yazıyormuşum gibi geliyor ama insanın böyle bir sorunu olunca (kendimden biliyorum) bütün yazılanları en ince ayrıntısına kadar okuyor. O yüzden sıkılmazsınız diye yazıyorum da yazıyorum :p

Şimdilik hoşçakalıııın...

Son aldıklarım!

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba,

Bilgisayarımın başına bir türlü geçemediğimden blogumu biraz boşladım, farkındayım. Aslında telefonum sürekli elimde fakat ben bilgisayarın başına geçip yazmayı daha çok seviyorum. Yalnız teknolojinin geldiğini noktaya bakar mısınız? "Dokunmatik çok teknolojik ya, ben klavyenin tuşlarına basmayı seviyorum" dediğimiz zamanlara mı geldik ne! Ben oldum olası kalemle doğru düzgün yazı yazmayı beceremediğim için de klavye <3 ben diyorum:)) 

Her neyse ben postlara çok konuşmadan başlayamıyorum galiba! Bugün ilk postum kimyasal peeling günlüklerinden devam mı etsem dedim ama vazgeçtim. Bu postta son aldığım ürünlerden bahsetmek istiyorum.

İlk olarak çok yeni olmasa da deneyip yazmak istediğim için Rimmel' in "Brow This Way" isimli "001 Blonde" nolu kaş jelinden bahsetmek istiyorum. (İki üç kere born this way yazmama da on puan) Bu kaş jeli maskara formunda ve kaşları hem boyamak hem taramak hem de sabitlemek gibi işlevleri var. Benim kaşlarım seyrek olduğu için yıllardır Flormar' ın bu jelde olduğu gibi en açık tonlu kaş kalemini araları doldurmak için kullanıyorum. Bu ürünü de sırf meraktan aldım açıkçası, kullandığım üründen gayet memnunum aslında. Bende yarattığı etki ise kaşları doldurmayı çok da beceremediği, tabi istediğiniz tam olarak buysa. Onun dışında tarama ve sabitlemeyi gayet güzel gerçekleştiriyor. Artık önce kendi kaş kalemimi sürüp üstüne kaşlarımı bu jelle tarayıp sabitliyorum.Böylece kaşlarım gün sonuna kadar bozulmadan istediğim gibi kalabiliyor. Kendisini Watsons' larda bulabilirsiniz.

Rimmel " Brow This Way"

İkinci aldığım ürün, uzun süredir merak ettiğim Maybelline Baby Lips. Ben "Mint Fresh" olanını tercih ettim. Lip balmlarda nedense böyle şekerli şekerli meyveli kokuları sevmiyorum. O yüzden mint olanını görünce hemen almalıyım dedim.Sürünce dudaklarda ilk anda yarattığı ferahlık hissine bayıldım! Daha üç dört gündür sürüyorum ve dudaklarımı uzun süredir nemlendirmek için ne zamandır hiçbir şey yapmadığımı fark ettim. Rujumu sürdükten sonra da fotoğraflarda dudaklarımın daha nemli ve pürüzsüz göründüğü görünce işe yaradığını anladım. Alınız, aldırınız efenim:) Ben bu sevimli arkadaşımızı evimizin yakınlarındaki bir yerden aldım.Hiç ummadığınız yerlerde karşınıza çıkabilir, dikkat!

Baby Lips "Mint Fresh"

Ve son olarak  Golden Rose'un "Rich Color" ve Jolly Jewels serisinden bahsedeceğim.  Şu aşağıda gördüklerinizi bayılarak aldım.Renkli pullu olanları sadece tek tırnağa sürülünce seviyorum.Bu yüzden tek renklerinden almaktansa her renk ojeme uyabilecek rengarenk olanı almak en mantıklısı oldu benim  için.Bir de sürmesi de gerçekten zor, pullar üst üste geldikçe tırnakta kalın bir tabaka halinde kalıp ojenin kuruma süresini uzatıyor.Mavi olanı da daha iki gün önce alıp hemen sürdüm fakat içinde şahane duran pırıltılar tırnakta görünmüyor bile:( Diğer rengi de biraz kışlık kaldı ama şu günlerde sürülebilir bence. Rich color serisi ojelerinin en sevdiğim yanı, benim gibi tırnaklarınız hem uzun hem genişse çok işe yarayan kalın fırçası oldu. İnce fırçalarla çektiğimi bir ben biliyorum.

Bu arada fotoğraflardaki kaliteye hayran kaldınız eminim:p Kendi profesyonel makinemi ablacığıma ödünç verdiğim için fotoğrafları telefonla çekmek durumunda kalıyorum. İlerleyen zamanlarda daha güzel fotoğraflarla karşınızda oliciiim. Kimin karşısında olacağım ben de bilmiyorum. Şu an izleyicim olmaması olmayacak anlamına gelmez tabi bir de! Günün kendi kendime olumlamasını yaptığıma göre görüşmek üzere diyor ve sahneyi bu renkli arkadaşlara bırakıyorum.

Sevgileer...

Golden Rose "Rich Color"  33 - 127 Ortada "Jolly Jewels" 119

Golden Rose "Rich Color" 127

Golden Rose "Rich Color" 119